Müsavat Dervişoğlu’ndan Mansur Yavaş’a destek

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, parti heyetiyle birlikte hakkında soruşturma izni istenen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a destek ziyaretinde bulundu. Dervişoğlu ve Yavaş, yaklaşık 45 dakikalık görüşme ardından ortak basın açıklaması yaptı. Yaşanan gelişmelere bağlı olarak hem bilgi sahibi olmak hem de durdukları yeri göstermek için Yavaş’ı ziyaret ettiklerini söyleyen Dervişoğlu, “Geride bıraktığımız günlerde ifade ettim; bu soruşturmaların Mansur Yavaş ismiyle birlikte yan yana getirilebilmesi mümkün değil. Süreci de takip ettiğiniz de görüyorsunuz ki; başka yerlerden ateşlenen birtakım olaylar var. Kimsenin bilgisi dâhilinde olmayan, gizlilikle yürütülen soruşturmaların; eski belediye başkanının, onun aile fertlerinin elinden basına servis edildiğine dair çeşitli verilere sahibiz. Öncelikle şunu söylemekte yarar görüyorum; bir siyasetçinin geriye miras bırakacağı en önemli şey güvendir. Bu soruşturmalar Sayın Mansur Yavaş’a duyulan güveni asla aşındıramaz. Çünkü insanlar siyasi bir kimlik ve kişiliği de temsil ediyorsa tarihe milletin anladığı şekilde geçer. Bu bakımdan Sayın Mansur Yavaş’la ilgili sürdürülen itibara yönelik birtakım soruşturmaların bizim nezdimizde zerre hükmü yoktur. Sayın Mansur Yavaş’a zaten mazisi kefildir. Dolayısıyla siyasi bir kimlik ve kişilik taşıyorum diye bir kefalet koyma ihtiyacı içerisinde de değilim. Sayın Mansur Yavaş’a duyulan güven, tanınan kredi ve beslenen umut zaten şahsında kendisini göstermiştir. Bu kapsam içerisinde Ankara’nın sorunları ve geleceğe dair yapılması istenenler hakkında bilgi aldım. Nazik ev sahipliği için kendisine teşekkür ediyorum” dedi. “Ne oldu? Dünyada kıyamet mi koptu?” AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in, Anayasa’nın ilk 4 maddesine dair “Kurulmuş olan yapıları her şeyi muhafaza edebiliriz ama ‘hiçbir şeye dokunamazsın’ sözünün doğru olmaması gerekir. Aynı cümlelerle virgülü değiştiririz, yerini değiştiririz ama nihayetinde aynı anlamı yeniden oluşturabiliriz” şeklindeki açıklaması sorulan Dervişoğlu, “Teferruatı ile ilgili bilgim yok. O sebeple böyle hassas konularda ayak üstü beyanlarda bulunmayı da çok yerinde bulmam. Ancak söylediğiniz şekilde ifade etmişse, bu son derece yanlıştır. Bu, anayasayı tanımamazlıktır. Kendisi bir hukukçu. Böyle bir boşluğa düşeceği kanaatinde değilim. Anayasa’nın o maddeleriyle ilgili değişiklik talebinde bulunabilinir düşüncesini ifade edene, ne oldu dünyada kıymet mi oldu diye sorarım. Anayasa’daki Türk tanımının değiştirilmesi, vatandaşlık üzerindeki spekülasyonlar, devletin şeklinin, bayrağının, dilinin, başkentinin değiştirilmesine yönelik ifadeler sadece anayasayı ilgaya yönelik değil; Cumhuriyeti de ilgaya yönelik ifadeler olur. Bu amaçla söylendiyse çok tehlikeli tartışmaları da beraberinde getirir. Yaşanan diğer gelişmelere baktığımızda milletin birliği, ülkenin bütünlüğü noktasında sıkıntı yaratabilecek bazı tartışmalardan iktidarın kaçmadığına dair bir izlenim ediniyorum. Bunun da tehlikeli olduğunu ifade etmekte yarar görüyorum” ifadelerini kullandı. “Türk siyasetinde merkez aklın hakim olmasından yanayım” Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın hafta sonu gerçekleştirilen bir etkinlikte yaptığı çıkış üzerinden İYİ Parti ve Zafer Partisi’nin ittifak yapma olasılığı sorulan Dervişoğlu, “El sıkışmalara, merhabalaşmalara farklı anlamlar yüklenebiliyor. Siyasette bazı temel konularda aynı şeyleri düşünebilirsiniz ama yöntem farkları münasebetiyle de birbirinizden ayrı düşebilirsiniz. Sayın Özdağ ile İYİ Parti’nin arasındaki ayrılık, bazı temel konularda ortak düşünüyor olmamıza rağmen yöntemden kaynaklanıyor. Ben Türk siyasetine merkez aklın hakim olmasından yanayım. O yüzden dar alana sıkıştırılmış ittifaklar üzerinden gündem yaratılmasına çok sıcak bakmıyorum. Herkesle bir arada olabiliriz, yeter ki paydamız Cumhuriyet olsun. Derdi Cumhuriyet’in payidar kalması olan herkesle aynı mesafedeyim. Ben bir tek yerle anlaşamıyorum; ihanetle yan yana gelmekten azami ölçüde uzak duruyorum. Bir başka pencereden baktığınızda; İYİ Parti, üzerinde çok fazla oyun oynan bir siyasi kurum niteliği ile kendini gösteriyor. Bizim içimizden üç farklı parti çıktı. Bunlardan bir tanesi de Zafer Partisi. Ayrılık gerekçeleriyle ilgili hiçbir zaman spekülatif bir şey söylemedim. Başka siyasi partiler, İYİ Parti’nin siyasi ömrüne vade biçerek partimizdeki çözülmeyi istifade edilebilecek bir alanmış gibi takdim etti. Ama millet de şehit, ben de gittiğim yerlerde görüyorum; İYİ Parti’ye ne kadar ihtiyaç duyulduğunu herkes söylüyor. Elbette soracaksınız ama doğru cevabı bizden almadıktan sonra fotoğraf kareleri üzerinden, ayak üstü görüşmelerden bahsederek derin analizler yapma ihtiyacını beraberinde getirecek haberlere itibar etmemeniz. Ben herkesle birlikteyim, ortak paydam Cumhuriyet. İYİ Parti’yi dar alana sıkıştırmaya yönelik bir talep var. Kimlerle birleşeceğim diye de sorarsanız, Türk milleti ile birleşeceğim. En büyük sorun, Türkiye’de herkes tarafından biliniyor. O sorundan kurtulmak için de elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu.